TAKINTILAR
İnsan ruhunu etkisi altına alarak çoğu zaman istemediği halde yapmasını sağladığı, hareketlerini ve düşüncelerini istemsizce ele geçirdiği durumlara takıntı adı verilmektedir. Yanlış veya yapılmaması gerektiğini bildiğiniz halde kafanızdan atamadığınız kendini yapmak zorunda hissettiğiniz veya anlık bir refleks ile yaptığınız tekrar ettiğiniz hareketlerde takıntılar çerçevesinde olan durumlar haline gelir ve çoğu zaman psikolojide bu durumlara obsesif- kompülsif bozukluk olarak da adlandırılabilir. Özellikle bazı takıntılar zaman içerisinde yaygınlaşmış ve maalesef ki kalıcı olarak her zaman süregelen bir şekilde takıntı olduğu kişi veya çevresi tarafından kabul edilemez. Bu durumların büyük bir kısmında davranış bozuklukları da gözlemlenebilir.
En Sık Görülen Takıntılar
Özellikle küçük yaştan itibaren görülebilen temizlik takıntısı ve el yıkama takıntısı olan kişiler genellikle her şeyin ve herkesin kirli ve pis olduğunu düşünürler. Kimseye dokunmak istemez kimsenin oturduğu yere dahi temizlemeden oturmayı reddederler. İnsanlarla ilişki kurmayı istemez bütün günlerini sürekli olarak el yıkayarak yâda bir şeyleri temizleyerek, yıkayarak geçirmeye çalışırlar. Özellikle kendi yaşam alanlarını temizlemekten hiç sıkılmaz sürekli bir şekilde ellerini ve çevresindeki objeleri yıkarlar.
Kuşku ve Güven takıntısı olan kişiler ise asla kimseye güvenmezler. Sürekli karşısındaki kişinin gizli birşeyler yaptığından şüphelenir. Bu olayı takıntı haline getirir ve insanları olduğu gibi kendisini de sürekli olarak sıkıştırır. Sürekli bir şeyleri unuttuğu için kendi kendine sorular sorar, korku duyar ve emin olmak için kontrolcü bir yaklaşım sergiler. Simetri takıntıları olan kişiler ise sürekli olarak düzen sıkıntısı yaşarlar. İstemsizce her şeyi düzeltir asla yamuk bir şey görmeye tahammül edemezler.
Bu takıntıya sahip kişiler kendilerine zarar verecek düzeyde işlerini aksatabilir düzen uğruna tüm hayatlarını diken üzerinde geçirebilirler. Dini Takıntıları yaşayan kişiler karşısındaki her insanın ona karşı veya dinine karşı yapması gerekenleri yapmadığını düşünmektedir. Yoğun bir suçluluk hissi ile karşı tarafı da sıkıntıya sokabilirler. Dinin gerekliliklerini kimsenin ve kendisinin de yerine getiremediğini düşünebilirler. Cinsellikle ilgili takıntıları olan kişiler ise kendilerinin en çok da eşcinsel veya farklı bir cinsel isteğe açık olarak düşünebilirler. Bu onları çok korkutsa da kendilerine engel olamazlar.
Hastalık takıntıları olan kişiler sürekli olarak en küçük bir hapşırma öksürme gibi durumda büyük ve kötü hastalıklara yakalanacaklarını düşünebilirler. Sürekli olarak hastanelere başvurur ve kontrol edilmeye çalışırlar. Zarar verme takıntısı yaşayan kişiler ise sevdikleri kişilere ve yakınlarına takıntılıdırlar. Onları kaybetme düşüncesi ile kendilerine ve çevresindekilere tehditler savurabilir bu durum karşısında herkesin hayatında olumsuzluklara yol açabilirler.
Takıntıların Tedavileri
Takıntı durumu ile karşılaşan kişiler mutlaka psikolojik bir destek almalıdırlar. Bu durum karşısında kesinlikle terapi ve gerekli hallerde kullanılan terapik ilaçlar ile kontrol altında olabilecekleri hayatlarını daha kolay bir şekilde geçirebileceklerini de bilmelidirler.